TuvART Makale yazarı Elif Sözer, Üst Ruh ve Sanat arasındaki konumlarda muğlak kalan ifadeleri bu makalesinde netleştirdi.
TuvART Yazar : Elif Sözer
Sanat, en yalın ifadesi ile duyguları estetik öğeleri kullanarak “dönüştürme” biçimi. Sanatçı duyusal uyarımlar ile oluşan imgelemini eserine yansıtır. İzleyici de o esere baktığında kendi imgelemini oluşturabiliyorsa eser sanat değeri taşır.
Peki sanat sadece duyusal uyaranların tetiklediği bir dışavurum mekanizması mıdır?
Duyular fizyolojik bir olgu olmanın yanı sıra psikolojik, sosyolojik ve bilişsel anlamları da içerir.
Bütün duyuların ya iç enerjilerin ya da dış ortamla enerji değiş-tokuşunu kontrol eden faktörlerin düzenlenmesinden oluştuğunu söyleyen Piaget; algısal yapının karşılıklı ilişkiler sistemi olduğunu vurgulamaktadır.
Einstein ise duyularımızla algıladığımız nesnelerin gerçek sanıldığını, oysa onların gerçekliği olmadığını, yalnız atomların ve boş uzayın gerçek olduğunu belirterek duyusal verilerden çıkan kurgusal bir dünyada genel ve öznel dışavurum farklılıklarına vurgu yapmaktadır.
Algıyı kedi örneğiyle açıklayan Ramachandran kediyi görmekle hayal etmek arasındaki benzerliğe dikkat çekmektedir. Bir kedi görüldüğünde tüm görsel nitelikleri retinanın üzerine düşer ve beyinde talamusa iletilir. Bu iletim sırasında derinlik, hareketle ilgili patikalar devreye girer ve görme algısı gerçekleşir. Hayal etmede ise görme mekanizmasını tersine çalıştırma sonucunda kedilere dair bellekte depolanan anılar devreye girer ve akıl gözünde bir kedi imgesi canlanır.
Özetle; yukarıdan aşağıya hayal ile aşağıdan yukarı duyusal sinyaller arasındaki etkileşim ile oluşan algı, çevreden alınan veriler ve bellekte depolanmış bilginin ürünüdür.
Bu durumda “sanat”; fizyolojik ve bilişsel süreçleri içeren, çevre ve insan arasındaki interaktif iletişimin dışavurumudur diyebiliriz.
Fakat bu da yine eksik bir tanımdır.
Çünkü sanatı oluşturan “üst ruh” kadersel motifleri de şekillendiren bir güce sahiptir. İnsanın yazdığı şiiri ya da romanı yaşaması külli ve cüzi irade arasındaki bağlantının eseri olabilir.
Velhasıl efendim! Doğanın içinde o Üst Ruh’u aradığım anlarda şöyle derim; duyularımı maksimum frekans aralığına çekerek Yüce sanatçının eserini temaşa etmeye çalışırım. Belki bir gün o Üst Ruh’un eserinden ilhamla bir şiire yenik düşer yüreğim.
Commentaires